“Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”

January 21, 2018 | Author: Anonymous | Category: N/A
Share Embed


Short Description

Download “Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”...

Description

Eylül 2014 Sayı: 3

DMY Yatırım ve Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi LEVENT GÜLBAHAR:

“Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”

“Özdİsan Elektronİk Ar-ge ve Teknİk Destek ekİbİ ne araştırır & ne gelİştİrİr?” MUHARREM ŞAHBAZ’la keyİflİ BİR RÖPORTAJ “15 gündür burada çalışmama rağmen Özdisan benİ etkİlemİş bulunuyor” Y jenerasyonunu temsİlen stajyer Resul Memmedov’un gözlemlerİ

…ve çok daha fazlası DMY bülten’İn sonbahar sayısında!

DMY İcra Kurulu Üyesi Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden

Merhaba Sevgili DMY Ailem,

B

u sayıda görev bana düştü ve ben de hem ülkemizi çok yakından ilgilendiren genel bir sosyoekonomik sorun olduğundan hem de kendi uzmanlık sahama girdiğinden sizlere “Türkiye ve Dünyadaki Enerji Sorunları” konusunda bazı bilgiler aktarmayı uygun gördüm. Enerji, insanlığın vazgeçemediği, ikamesinin olmadığı, gerek evimizde gerekse işimizde sürekli ihtiyaç duyduğumuz bir maddedir. Aydınlatmadan televizyona, buzdolabından telefona, her türlü üretim makinelerinden ulaşım araçlarına kadar aklınıza gelebilecek tüm ekipman, araç ve cihazlarda enerji kullanılmaktadır, kullanılacaktır. Peki bu elektrik enerjisi nasıl elde edilmektedir?

Tüm dünyada 3 çeşit elektrik enerjisi üretim yöntemi vardır. *Fosil yakıtlardan elde edilen enerji (petrol, doğalgaz, kömür vs.) *Yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerji (hidro, rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle vs.) *Nükleer enerji Fosil yakıtlardan elde edilen elektrik enerjisinin en büyük dezavantajı bu yakıt türünün çevreye verdiği zarardır. Karbon

salınımı veya karbon ayak izi olarak adlandırılan bu etki özellikle ozon tabakası başta olmak üzere tüm doğaya zarar vermekte, ekolojik dengeyi bozmakta, global ısınmaya neden olmakta ve sonuçta iklimleri hızla değiştirmektedir. Bunun yanında ülkemiz açısından baktığımızda da fosil yakıtların (petrol ve doğalgaz) öz kaynak olarak yetersizliği, yani dış hammadde olarak girdisi ekonomik dengeyi bozmakta, dış ticaret açığını artırmakta ve her yıl 110 milyar dolar olan (gayri resmi rakamlar 140 milyar dolardan bahsediyor) cari açığın daha da artmasına neden olmaktadır. En basit örnekle 2013 yılı enerji hammaddesi ithalat tutarı 60 milyar dolardır (cari açığın yarısı) Bunun yanında fosil yakıtların %27’si öz kaynaklardan tedarik edilebilirken %73’ü yurt dışından temin edilmekte, yani ülkemizin enerji üretiminin neredeyse ¾’ü dışarıya bağımlı hale gelmiş olmaktadır. En çok doğalgaz aldığımız Azerbaycan, İran ve Rusya gibi ülkeler bize yapmakta olduğu doğalgaz sevkiyatını durdurduğunda ülkemizde tam bir kaos yaşanılması kaçınılmaz olacaktır. Ülkemiz enerji üretiminin %46’sı sadece doğalgaz çevrim santrallerinden sağlanmaktadır. Nükleer enerji için çok fazla bir şey söylemek istemiyorum. Riskleri ve tehlikesi ortada, teknoloji ve uranyum hammaddesi tedariğindeki dışa bağımlılığı bilinen, sismik bölgede olduğumuzdan deprem durumunda yaşanacakların tahmin edilebildiği ve en önemlisi tüm dünyanın bıraktığı, uzaklaştığı, mevcut nükleer santrallerini kapattığı (Almanya 2013’de 3 nükleer santrali kapattı, 2020’ye kadar

2

DMY Elektronik şirketler grubu Yatırım ve Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden

hepsini kapatacak) bir ortamda bizim nükleer santral kurmaya kalkmamız ve ülkemiz geleceğini nükleer enerjiye emanet etmemiz anlaşılabilir bir durum değildir. Yenilenebilir enerji ise tüm dünyada hızla yaygınlaşan, kabul gören ve yatırım yapılan bir enerji türü olup ülkemizin jeolojik olarak çok uygun bir pozisyonda olmasına rağmen bugüne kadar ihmal ettiği bir kaynaktır. Gerek akarsuları (hidro) gerek rüzgârı, gerek güneşi ve gerekse jeotermal kaynakları ile neredeyse ülkemizin tüm enerji ihtiyacını karşılayacak potansiyele sahip olan bu imkân politik ve siyasi engellemelerle kullanıma açılmamıştır. Her şeye rağmen hidro enerjisi dışında 2009 yılı sonrası başlayan rüzgar enerjisi ve bu sene başlayan güneş enerjisi kurulumları önümüzdeki yıllar için bir ışık vermektedir. İsterseniz şimdi dünyadan ve Türkiye’den

DMY İcra Kurulu Üyesi Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden

bazı rakamlar vererek enerji üretim ve tüketiminin geldiği noktaya bakalım.

kurulu gücün de 120 – 125 GW seviyesine çıkması gerekmektedir.

Tüm dünyadaki toplam elektrik enerjisi santralleri kurulu gücü 6.500 GW olup bunun 4.800 GW’ı fosil yakıt ve nükleer güce dayanan elektrik santralleridir. Yenilenebilir enerji santrallerinin toplam kurulu gücü 1.700 GW olup bunun 1.138 GW’ı hidroelektrik, 328 GW’ı rüzgar, 130 GW’ı ise güneş santralleri olup bakiye 104 GW jeotermal ve biyokütle santrallerinden oluşmaktadır.

İsterseniz sözü çok fazla uzatmadan asıl vurgulamaya çalıştığımız konuya gelelim. Daha önce de belirttiğim gibi 240 TWh enerjiyi üretirken yurt dışına 60 milyar dolar hammadde bedeli ödeyen ülkemiz 2023 yılında 400 TWh enerjiyi üretirken ne kadar döviz ödeyecek? Bugünkü hesapla 100 milyar dolar ve artan doğalgaz ve petrol fiyatlarıyla belki 120 milyar dolar. Peki ne yapmalı? Aslında sorunun cevabı gayet basit ama bu cevabın devlet politikası olarak belirlenmesi, hükümetlerce uzun vadeli desteklenmesi ve yatırımcıların bu yönde teşvik edilmesi gerekmektedir.

Ülkemizdeki toplam elektrik santralı kurulu gücü ise 64 GW olup bunun 38,5 GW’ı fosil, 25,5 GW’ı yenilenebilir enerjilerden oluşmaktadır. Bu 25,5 GW yenilenebilir enerji santrallerinin de dağılımı 22,3 GW hidro, 2,8 GW rüzgar, 0,3 GW jeotermal ve maalesef 0,02 GW güneş enerjisi olmaktadır. Ülkemizde bu 64 GW’lık kurulu güç ile yılda 240 TWh enerji üretilmektedir. Enerji ihtiyacı her yıl %6-8 oranda artan ülkemizin 2023 yılı enerji tüketim seviyesinin 400 TWh’i geçeceği tahmin edilmekte olup bunun için emre amade

Dünyanın sayılı, Avrupa’nın yüzölçümüne oranla en iyi güneş alan ülkesi Türkiye’dir. Teorik olarak 450 – 500 GW’lık güneş santrali kurarak 650 – 700 TWh’lik elektrik enerjisi üretebilecek potansiyele sahip ülkemizde maalesef halen 20 MW’lık (0,02 GW) güneş santrali vardır.

GW olan GES – güneş enerjisi santralleri oluşumunda ülkemiz dünyada 17 ülke 1 GW kurulu güç seviyesinin üstüne çıkmışken 0,02 GW ile 56. sırada yer almaktadır. Bugün dünyada çok genel olarak üretilen elektrik enerjisinin %0,85’i güneşten elde edilmektedir. İtalya’da bu oran %7,8, Avrupa’da %3,5’dir. Almanya 35,5 GW kurulu GES gücü ile dünya birincisidir. Burada maalesef üzücü olan 930 – 970 kWh/m2 güneş ışınım değeri ile Almanya’nın 1. sırada yer alırken 1.650 – 1.750 kWh/m2 ışınım değeri ile ülkemizin 56. sırada yer almasıdır. Evet, Türkiye olarak yapmamız gereken çok fazla iş, kat etmemiz gereken çok fazla yol var ve biz DMY olarak bunun farkındayız. Gerek ülkemiz enerji ihtiyacına katkıda bulunmak, gerekse sosyal sorumluluk bilinciyle yenilenebilir enerji alanında yatırım yapma kararı veren DMY şirketler grubu DY Enerji A.Ş. adı altında bir şirket kurmuş ve bu kapsamda 2 MW lisanssız GES güneş enerji santrali projesini başlatmıştır.. (www.dyenerji.com)

Dünyada toplam 132 GW, sadece 2013’de yapılan yeni yatırım tutarı 36,8

www.dyenerji.com Her zaman çevreye ve topluma saygılı olma felsefesinden hareket eden şirketimiz ülkemizin geleceğini de güvence altına almak için üzerine düşen görevi yerine getirecektir. Hepinize bol güneşli günler dilerim. Saygılarımla, Levent Gülbahar

Not: 1 T (Terra) = 1.000 G (Giga) 1 G (Giga) = 1.000 M (Mega) 1 M (Mega) = 1.000 k (Kilo)

3

ÖZDİSAN ELEKTRONİK

ÖZDİSAN ELEKTRONİK AR-GE ve Teknİk Destek departmanı Ne Araştırır & Ne Gelİştİrİr? Muharrem ŞAHBAZ röportajı / Özdisan Ar-Ge ve Teknik Destek Departmanı Sorumlusu

Özdisan Ar-ge birimi soldan sağa; Resul Sevindik, Muharrem Şahbaz, Sabri Değeri, Gökhan Zerey

A

r-ge ve Teknik destek departmanı’nın en temel görevi satış destektir. Bu kapsamda departmanımız; müşteri teknik destek, personel teknik destek, proje geliştirme (arge-ürge), testler yapma ve numune hazırlama görevlerini icra eden 3 elektronik mühendisi ve 1 elektronik teknikerinden oluşan bir ekiptir. Bu ekip yazılım, donanım ve teknik servis hizmeti verebilme, elektronik komponentlere hakim olma ve yenilikleri araştırıp bilgiye ulaşma, yurt dışı ile ve yabancı kaynak partnerler ile iletişim kurma, çevresine saygılı ve azami alçakgönüllük ile irtibatta olduğu müşteri ar-ge’ leri ile ve kendi personelimiz ile uyumlu çalışma yeteneklerine sahiptir.

Misyonumuz;

sadece basit bir satış işlemi yapmayan ve tamamen teknik ve teknolojik ürünler pazarlamakta olan firmamızın, sahada daha aktif, esnek, kıvrak ve hizmette en iyi seviyeyi yakalamak için - doğal olarak, tüm dünyada “FAE (field application enginering), technical support” gibi kavramlar ile ifade edilen bir yapıya ihtiyacı vardır. Departmanımız bu yükü yüklenmiş ve “yapılmış iş başarı değildir” ilkesi ile başarıya koşmayı maksat, zevk ve yaşam tarzı edinmeyi amaçlamıştır.

Vizyonumuz; bize verilen görevleri hakkıyla sırtlayıp, şirketimizin büyük savaşlar verdiği ticari sahada şirketimize destek vermek ve büyümesine katkıda bulunma ve bu bağlamda departmanımızın şirket içinde etkinliğini artırmak, esnek, planlı, hızlı ve çevik, akıl dolu bir yapı kurup örnek bir “ar-ge teknik destek departmanı” olmaktır. Ar-ge departmanı içerisinde yapılan başlıca işlerden biraz söz etmek gerekirse;

Müşteri

teknik

destek

kapsamında mümessili olduğumuz markaların ürünlerinin kullanılmasını kolaylaştırmak, müşterinin sorularını ve dokümantasyon, uygulama notu gibi taleplerini partner firmalarımız ile görüşerek gerekli bilgi akışını ve koordinasyonu sağlayıp çözmek, numune hazırlamak, edindiğimiz yeni bilgileri paylaşmak. Gelen numunenin laboratuar şartlarında ilk testlerini yapmak ve sonuçları satış personeli ve müşteri ile paylaşmak. Ürün tanıtımı, sorun giderme, eğitim verme gibi faaliyetler için sürekli müşteri ziyareti gerçekleştirmek.

4

ÖZDİSAN ELEKTRONİK

Personel teknik destekte

ise, satış personelimizin sahada daha etkin olmaları için ürünler hakkında onları bilgilendirmek, onlardan gelecek ürünlerle alakalı soruları cevaplamak, yeni ürünler ile ilgili testler yapıp tanıtmak amaçlı kendilerini bilgilendirmek ve bu yeni ürünler için doküman hazırlayıp bunu tüm Özdisan ailesi ile paylaşmak, müşteriden kendilerine gelen muadil taleplerinde teknik olarak kendilerine yardımcı olmak, numune hazırlamak ve müşterilerine fiziksel olarak çalışan bir cihaz - alet - devre ile sunum yapmalarını sağlamak.

Testler ve numune hazırlama çalışmaları da yine departmanımızda gerçekleşmektedir. Yurt dışından numune gelen ürünleri özel saha şartı yok ise - ki olsa bile imkanlarımız dahilinde - laboratuarımızda test edip sonuçları satış departmanı ile paylaşmak. Ayrıca müşteriden sorunlu diye gönderilmiş yine özel saha şartı gerektirmeyen tüm ürünleri test edip raporlayıp ilgili marka ile yazışmalar yapıp sorunun gerçek kaynağını bulmak, raporlamak ve çözümlemek de departmanımız görevleri arasındadır.

müşterilerimiz ile onların yeni projelerini ve çıkan yeni komponent taleplerini takip edip değerlendirmektir.

Ar-ge çalışmalarımızda

ise tek amacımız yine müşterilerimize talepleri doğrultusunda hizmet etmektir. Özdisan olarak biz bir ar-ge firması veya içinde ar-ge bulunduran bir üretici değiliz. Bizim ar-ge çalışmalarımız tamamen müşteriden gelen talepler üzerine veya bizim müşterimize olan bir önerimiz üzerine oluşmaktadır. Özdisan, elektronik komponent satmaktadır, fakat bir elektronik ar-geye sahip olmayan veya yetersiz olan müşteriler bizden aynı zamanda tasarım ve ar-ge çalışması da talep etmektedirler. Biz belirli satın alma anlaşmaları karşılığında bu hizmeti kendi birikim ve yapabilme kabiliyetimizi aşmayacak şekilde vermekteyiz. Şimdiye kadar irili ufaklı yaklaşık 150 proje gerçekleştirdik. Her proje çalışmamızda en temel hedefimiz kendi ürünlerimizi kullanmaktır. Müşterilerimizle de anlaşmaları bu şekilde yapmaktayız.

Bir diğer konumuz ise talep doğrultusunda yeni tedarik kaynakları bulmak ve şirket bünyesine yeni firmalar kazandırmaktır. Bu anlamda yenilikleri ve gelişen teknolojide çıkan ihtiyaçları ve

Saygılarımla,

Muharrem ŞAHBAZ Özdisan Ar-Ge ve Teknik Destek Departmanı Sorumlusu

Tasarım sadece nasıl göründüğüyle veya nasıl hissettirdiğiyle alakalı değil. Tasarım nasıl çalıştığı ile de alakalı. Steve Jobs, Apple

5

FUARLARDAN HABERLER - Savior Otomasyon / Savior Makina

G

ıda renk ayıklama makinalari ile 4-7 Eylül tarihleri arasında İstanbul Yeşilköy CNR Expo’ da gerçekleşecek olan 29. Uluslararası Ambalaj, Paketleme ve Gıda İşleme Sistemleri Fuarı IPAck Turkey fuarına katılıyor. Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı ile eşzamanlı olması nedeniyle katılımın daha da yüksek olmasının beklendiği fuarda Savior Makina yerli üretim yatay ve dikey renk ayıklama makinaları ile sektör ileri gelenleri ve ziyaretçileriyle buluşmaya hazırlanıyor.

FUARLARDAN HABERLER - Özdisan & Assan

L

ED teknolojilerinin kaydettiği gelişme ile birlikte bu sene 10.’su düzenlenecek olan Uluslararası LED Sistemleri, Teknolojileri, Uygulamaları ve LED Aydınlatma Fuarı olan LED & Lighting Fuarına katılacaklar.

25-28 Eylül tarihleri arasında Yeşilköy’deki İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek olan fuarda kendisini tamamen aydınlatma LED komponentleri ve yarı mamül üretimine odaklamış olan dünyanın en büyük 5 LED üreticisinden biri olan Seoul firmasının yenilikçi ve innovatif ürünlerini ön plana çıkaracak olan Özdisan, LED, LED driverlar

ve LED Modüllerle birlikte yeni nesil COB’ ler ve LED’de yüksek lümen yoğunluğu sunan ACRICH3 markalı inovatif ürünleri, sektör ve müşterileriyle buluşturmaya hazırlanırken Yeni seri Downlight, Wallwasher (Linepower, Evaline Serisi), DMX Controllerlar, Driverlar ve çok amaçlı kullanılabilen projektör (Mira) lerini tanıtacak olan Assan Elektronik fuarda yeni downlight serisi, sokak lambası, ürünlerinin lansmanını yapacak. Üretici ve üretim sürecinde teknik bilgi ve tecrübesi sayesinde doğru kompenentler ile üretim yapabilen Assan, LED konusunda güvenilir bir çözüm ortağı olduğunu ön plana çıkartmayı hedefliyor.

FUARLARDAN HABERLER - Özdisan Elektronik Özdisan A.Ş. Dünyada sektörünün en büyük fuarlarından olan ve Almanya’nın Münih kentinde düzenlenecek olan Electronica 2014 fuarında 11-14 Kasım tarihlerinde Türkiye’yi temsil edecek. TFT ekranlardaki çözüm ortağı Çinli Shenzhen SAT ile birlikte fuara katılacak olan Özdisan, Türkiye’nin en büyük komponent distribütörü kimliğiyle geniş marka ve ürün grubunu ziyaretçilere sunmaya hazırlanıyor.

6

Beni övme sözlerini bırakınız. Gelecek için neler yapacağız onları söyleyiniz. Mustafa Kemal Atatürk

“Ben askeri deha falan bilmiyorum, herhangi bir zorluk önünde kaldığım zaman benim yaptığım şudur: vaziyeti iyice tespit etmek. Sonra bu vaziyet karşısında alınacak tedbirin ne olduğuna karar vermek. Bu kararı bir kere verdikten sonra artık acaba yapayım mı, yapmayayım mı diye tereddüt etmem. Tereddütsüz kararı tatbik etmek ve muvaffak olacağına inanarak tatbik etmek gereklidir. Büyük kararlar vermek kafi değildir önemli olan bu kararları cesaret ve kesinlikle tatbik etmektir.”

BASIN Özdisan Elektronik Genel Müdür Yardımcısı (İdari Personel İK Lojistik Muhasebe Finans) Sn. Fatih Duran

Mantığımız “Önce İnsan” Dudullu OSB Dergisi İş Sağlığı ve Güvenliği’ni Kapak konusu edindiği Temmuz - Ağustos sayısında Özdisan Elektronik Genel Müdür Yardımcısı Sn. Fatih Duran’ ın verdiği röportaja yer verdi.

7

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - EPC ENERJİ

Kendi sektörü içinde ABD’ye ilk doğrultucu ihraç eden firma EPC oldu.

İnsan sağlığını ve ürün güvenirliliğini arttırma yolunda sektörde bir ilke daha imza atan EPC, üretimde yanmaz kablo yerine Halojen-free (alev iletmeyen) kablo kullanmaktadır. Bunun yanı sıra EPC, IEC 61850 Standartlarını sağlayan haberleşme yazılımı ile enerji santrallerindeki haberleşmeyi uluslararası standartlara taşıdı.

EPC ‘nin tüm ürünlerinde Halojen-free kablo kullandığını biliyor muydunuz ?

EPC, Türkiye’ nin dev enerji firmalarından biri olan Çalık Enerji’ nin Gürcistan’ da yaptığı enerji yatırımı için ürettiği doğrultucuların ilk teslimatını gerçekleştirdi.

8

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - TESCOM

G

rup şirketlerimizden kesintisiz güç kaynakları konusunda faaliyetlerini sürdüren Tescom, üniversite sanayi işbirliği çalışmaları kapsamında 12 Mart 2014 tarihinde Ege Üniversitesi EBİLTEM Teknoloji Transfer Ofisi tarafından düzenlenen “Elektronik Mekatronik İnovasyon Günü“ etkinliklerinde katılımcı olarak yer almıştır. Tescom Genel Müdürü sayın Moşe Saltiel’in Tescom’ un Ar-ge çalışmalarından ve bu çalışmalarda üniversite ile olan işbirliklerine değindiği sunumda, değişen rekabet ortamı dikkate alınarak şirket başarısını sürdürmek ve büyümek için inovasyona verilen önem vurgulanmıştır. Tescom, Mersin’in yanı sıra tüm bölge halkının sağlık hizmeti ihtiyacını karşılayacak ölçüde kapasite ve olanaklara sahip olan yeni hastanesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ nin cihazları, ameliyathaneleri ve yoğun bakım ünitelerini besleyecek şekilde güç kaynaklarının kurulumunu yapmıştır. Proje dahilinde Tescom, 4x300kVA DS3300 model 1.2MVA KGK sistemi devreye alıp çalışır durumda teslim etmiştir. Tescom, Haziran ayı içerisinde Meksika’nın başkenti Meksiko şehrinde düzenlenen Expo 2014 Electrica fuarında uluslararası arenada ziyaretçileriyle buluştu. Tescom Genel müdürü Moşe Saltiel, İhracat müdürü Cem Sağel, İhracat müdür yardımcısı Deniz Sağel ve Tescom’ un kısa süre önce faaliyetlerini başlattığı Latin Amerika ofisinde satış müdürü olarak görev yapan Carolina Salazar’ ın katılım ve katkılarıyla gerçekleşen fuarda, Tescom kesintisiz güç kaynakları konusunda tek Türk firması olarak yer aldı. Dünyanın en büyük 11. ekonomisi ve NAFTA (Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesi) üye ülkelerinden olan olan Meksika, Latin Amerika’nın en gelişmiş sanayi ve ekonomik gücüne sahip ülkelerinden biri. ABD’ nin de büyük yatırımları bulunan Meksika, Latin Amerika ülkelerinin en büyük tedarikçisi durumunda bulunuyor. Temmuz ayında TESCOM DS Serisinin 400 kVA ürünleri de pazara sunulmuştur.

9

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - ALPKE A.Ş.

A

lpke A.Ş., ay sonu itibariyle faaliyete geçirmeyi planladığı 2 adet son teknoloji cam elyaf ve daglas izolasyon makinelerinin

de kurulumuyla fabrika alanını genişletmeye ve teknolojik yenilikleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu makinelerle birlikte, cam elyaf üretim kapasitesi neredeyse 2 katına çıkarken, ürün kalitesinde de artış öngörülüyor. Bir diğer yatırım ise Alpke’nin müşteri sayısını arttırma ve genişletme hedefiyle, 60 gün içerisinde faaliyete geçilmesi planlanan kapton izolasyon makinası. Bu yatırımla birlikte ise ürün gamına yeni bir ürün daha eklenmiş olacak.

A

lpke,

İstanbul

Maden

ve Metaller

İhracatçı Birliği (İMMİB) tarafından,

ticari faaliyetini yapmakta olduğu emaye bobin telleri ile alakalı olarak, 2013 yılı içinde gerçekleştirmiş

olduğu

başarılı

ihracattan

dolayı Elektrik Elektronik Hizmet İhracatçıları Birliği üyesi firmalar arasında 10. sırada yer alarak başarı plaketine hak kazanmıştır.

B

unun yanı sıra, 24-26 Haziran tarihlerinde Berlin kentinde düzenlenmiş olan ve uluslararası birçok katılımcının yer aldığı dünyadaki en geniş elektromanyetik sargı, elektrik motoru, transformatör imalatı, bobin sarma ve yalıtım fuarı CWIEME Berlin’de ziyaretçilerini ağırlamış olan Alpke’ ye, özellikle ihracat alanındaki hedeflerinin gerçekleşmesi için başarılar dileriz.

Alpke, Berlin’de fuarda 10

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - ALPKE A.Ş. Alpke Kurumsal web sitesi yeni yüzüyle karşınızda:

ASSAN ElektronİK

Yeni tasarım armatürleri ile

Alpke kurumsal tanıtım filmiyle Youtube kanalında yayında!

birlikte yeni markası olan NYXX’ in lansmanını yapacak olan ASSAN, farklı bir kimlikle müşterilerinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. LED & Lighting fuarında kendi tasarımı olan driverları da piyasaya ilk kez tanıtacak. Son dönemde özellikle teknik/ endüstriyel aydınlatma

Alpke Berlin CWIEME fuarındaydı

armatürleri konusuna yoğunlaşarak ürün gamını bu yönde geliştiren Assan Elektronik, ithal ürünlerle de müşterilerine daha fazla • Wide Range offer • Superior Products • Tailor-Made Solutions

seçeneği alternatiflerine göre daha hızlı tedarik etmeyi hedefliyor.

Your Trusted Partner in Copper & Aluminium

Wire Insulation

for Motors and Transformers

Alpke Metal Makine İletken Elektrik San. Tic. A.Ş. Dudullu OSB 2. Cadde No: 7 Zemin Kat 34776 Ümraniye, Istanbul / TURKEY Tel : +90 (216) 312 31 30 Fax : +90 (216) 312 31 38 [email protected] www.alpke.com

ISO 9001:2008

ISO 14001:2004

OHSAS 18001:2007

11

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - SAVIOR OTOMASYON

SAVİOR SOLAR Savior Solar’ ın karavan ve yatlarda kullanıma uygun 120W katlanır güneş panellerini gördünüz mü ? Detaylı bilgi için Savior Solar ile irtibata geçebilirsiniz.

G

rup şirketlerimizden, otomasyon, solar enerji ve gıda renk ayıklama makineleri alanlarında girişim ve faaliyetlerini sürdüren Savior Kontrol Otomasyon, bayileri, çözüm ortakları ve değerli müşterileri ile tam günlük bir organizasyonda buluştu. Organizasyon boyunca yeni ürünler ile ilgili bilgiler paylaşıldı.

server aracılığıyla ulaşmak ve donanım ile yazılımı aynı anda şifrelendirmek mümkün. Bilgi işleme yetenekleri sayesinde FP7 PLC ile sistemi kontrol ederken sistem ile ilgili verileri de toplamanız ve işlemeniz mümkün.

İlk 2 saat Panasonic firmasından Sn. Kenvin Yeo, yeni ürün serisi olan FP7 Serisi PLC’ yi anlattı. FP7 Serisi PLC’ nin sistemin kontrolünü sağlama özelliğinin yanı sıra, bilgi işleme yeteneklerinden bahsedildi.

Eğitimin 2. kısmında ise WINMATION DCS (Distributed Controlled Systems) Sistemleri anlatıldı. Ürünlerin Hot swap (çalışma sırasında modül eklenip çıkarılabilmesi), Redundancy (yedekli çalışabilmesi) özellikleri ile birlikte yazılım üzerinde duruldu.

Panasonic FP7 Serisi PLC’ ler ile csv formatında verileri PC’ye aktarmak, PLC verilerine internet üzerinden web

Yaklaşık 4 saat süren eğitimin ardından katılımcılar ile birlikte boğaz turu yapılarak günün yorgunluğu atıldı.

12

GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER

TERRA İLAÇ

İNFORM ÖZDİSAN

DMY

Grup şirketlerimizden kesintisiz güç

kaynakları,

elektronik,

komponet dağıtımı, solar enerji ve

Terra İlaç’tan Yeni Ürün Terra İlaç 2014 yılının haziran ayında yeni bir oral antidiyabetik ilacı Türk Tıbbı’ nın hizmetine sunmuştur. Gliklazid etken maddesi içeren bu antidiyabetik ilaç; vücut tarafından üretilen insülin miktarını artırarak etkisini gösterir.

otomasyon

konusunda

faaliyetlerini sürdüren İnform Özdisan, halen inşaatı devam etmekte

olan

simgelerinden

ve

Bursa’nın

biri

haline

gelecek olan Bursa Timsah

26 – 28 Haziran 2014 tarihlerinde

Arena

stadının tüm enerjisini

İstanbul Maltepe Türkan Saylan

besleyecek şekilde 1250 kva dizel

Kültür Merkezi’nde yurtiçi ve

destekli Dinamik UPS (kesintisiz

yurtdışından

güç kaynağı) in kurulumunu gerçekleşmiştir.

30 mg gliklazid içeren modifiye salımlı tablet (30 ve 60 tablet) formundaki bu ilaç; yetişkinlerde, diyet, fiziksel egzersiz ve kilo vermenin tek başına kan şekeri kontrolünü sağlamada yetersiz kaldığı durumlarda, insülinden bağımsız (Tip 2) diyabet (şeker) hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.

katılımcılarla

gerçekleşen IRENEC 2014

4.

Uluslararası 100% Yenilenebilir

Bunun yanı sıra yine, İstanbul

Enerji Konferansı ve Sergisi’nin

Levent Büyükdere Caddesi’nde

açılış gününde, aynı zamanda

inşaatı devam eden ÖzdilekPARK

GENSED Kurucu başkanı olan

İstanbul projesinin tüm



merkezleri, otel , AVM ve idari binalarını besleyecek şekilde 800

DMY şirketler grubu Yatırımlar ve Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu

kva statik UPS’ in de kurulumunu

Üyemiz Sn. Levent Gülbahar,

gerçekleşmiştir.

“Fotovoltaik Sektörünün Dünü, Bugünü,

Birçok rakibini geride bırakarak bu büyük projelere ürün ve katkı sağlayarak imza atan grup şirketimizi ve emeği geçenleri tebrik

eder,

devamını dileriz.

13

başarılarının

Yarını

ve

Türkiye

Nerede” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.

Bİr denİzcİlİk başarı hİkayesİ

DMY Denİzcİlİk adına işletmeci firma Deval Transport A.Ş. Kaptan Gökalp Sivrikaya’nın dilinden bir denizcilik başarı hikayesi; “Masada önemli ve bizim için maliyetli bir olay vardı ve biz onları sunumumuz, hikayemiz ile ikna etmeli, kendimizi onlara inandırmalıydık. Kültür, dil, anlayış farkı da cabası.” “2013 yılında 2 farklı tarihte, 2 farklı Amerika limanında MV (Motor Vessel) Lady Demet gemisi personelinden 2 kişinin gemiden kaçması ve yine 2013 yılı içerisinde gemi New Orleans/ Amerika limanında iken de kalkışa yakın bir zamanda 4 gemi personelinin gemiden inerek gemi ile sefere devam etmek istememesi olayları, geminin Amerika’daki siciline olumsuz işlenmiş, gemi riskli ve güvenlik tehdidi içeren kategorisine alınmıştı. Bunun sonucu olarak da özellikle Mississippi Nehri içerisindeki limanlara MV Lady Demet gemisi her gittiğinde, United States Customs and Border Protection (US CBP) emri ve US Coast Guard (USCG) takibi ile 2-3 kadar özel güvenlik (Guard) konması zorunlu tutuluyor, geminin Mississippi Nehri liman sınırları içerisinde kaldığı sürece bu “Guard” ücretinin de armatör tarafından ödenmesi gerekiyordu. Bu da bazen bir seferde 60-70 bin USD gibi maliyetlere ulaşmaktaydı. Onlarca yazışma ve telefon görüşmesinden sonra, MV Lady Demet gemisinin ve armatörünün maruz kaldığı bu “Guard” konusunu görüşmek ve bu uygulamayı iptal ettirtmek amacı ile US CBP ve USCG ile 13/Mart/2014 saat 13:00 için New Orleans daki “US Custom House” da toplantı yapmak üzere randevulaşmıştık. Bu randevuyu almak

hiç de kolay olmamıştı. Bu uygulama hem gemi armatörüne hem de işletmecisi olarak Deval Transport A.Ş. ye yüksek maliyetler yanında, kiracılar ve denizcilik çevreleri nezdinde itibar ve saygınlık kaybı da getiriyordu. Kiracılar böyle maliyetler getiren bir gemiyi istemiyor, bu da ticari itibarımızı zedeliyordu. Filomuzdaki tüm gemiler için Amerika limanları, ticari sebeplerle gidilmesi yüksek ihtimal içinde yer alan limanlar olup, bu soruna bir çare bulamaz ve “Guard” uygulamasını kaldıramaz isek, US CBP’nin bu uygulamasının, işletmenin diğer gemileri için de uygulanması ihtimali vardı. İşte bu sebeplerle hem armatör firma olan DMY Denizciliği hem de işletmeci firma olarak Deval Transport A.Ş. yi temsilen ben ve Operasyon Müdürümüz Ahmet Kaptan (Ahmet TEMUROĞLU), randevu tarihi olan 13/Mart/2014 den bir gün önce New Orleans / Amerika’ya vararak, toplantı vaktini beklemeye koyulduk. Kolay değil, dünyanın bir ucundan kalkmış, New Orleans/USA ya gitmiş, US Customs and Border Protection (US CB) ve US Coast Guard (USCG) yetkilileri ile onların ofislerinde toplantı yapacaktık. Toplantıya US CBP yi temsilen Mr. Mark S.Choina (US Customs and Border Protection - Assistant Port Director / Tactical) ve Mr. Troy Simon (US Customs and Border Protection - Chief CBP Officer) ile USCG’ı temsilen Mrs. Kelly K.Dennig

14

Kaptan Gökalp Sivrikaya (US Coast Guard - Chief, Enforcement Division) katılacaktı. Daha önce gemiler ile çeşitli zamanlarda Amerika’ya gitmiş, kurallar gereği US CBP ve USCG memurları ile standart gemi geliş-gidiş işlemleri için gemi üstünde karşılaşmıştık ancak bu farklıydı çünkü bu sefer onların ofisinde, onların üst düzey yöneticileri ile önemli bir konuda görüşecektik ve burada maruz kalacağımız süreç ve işlemler artık standart değildi. Masada önemli ve bizim için maliyetli bir olay vardı ve biz onları sunumumuz, hikayemiz ile ikna etmeli, kendimizi onlara inandırmalıydık. Kültür, dil, anlayış farkı da cabası. Rotamızı çizmiş, sefer planımızı yapmıştık. Bilgisayarda göstererek takip edeceğimiz sunumumuz ve destekleyici

Bİr denİzcİlİk başarı hİkayesİ

dokümanlarımız yanımızda hazırdı. Bilgisayar sunumu üstünden gitmeyi, sunum sıralamasında hikâyemizi anlatmayı, olursa sorularını cevaplamayı, bunların dışında gelişecek olayları da doğaçlama göğüslemeyi planlamıştık. Toplantı vakti geldi ve 13/Mart/2014 günü öğlen saat 12:30 gibi Custom House kapısına geldik. Kapıdan girip güvenlik kontrolünden geçerken, toplantı için randevu almak üzere yazıştığımız, Assistant Port Director Mr. “Mark S. Choina”, tarihi yüksek tavanlı binanın yüksek merdivenlerinin en üstünde gülümseyerek bizi bekliyordu. Hatta güvenlik kontrolündeki memurlar dahi geleceğimizden haberdar bizi bekler gibiydi. Mr. Mark Choina, sanki erken geleceğimizi öğrenmiş de kapıda bizim gelişimizi bekliyordu. Şaşırmıştım doğrusu, ama gülümseyerek bizi bekleyen bu adamı çok da sempatik bulmuştum. Bendeki ilk izlenimi bu olmuştu doğrusu. Toplantı saati olan 13:00’ı beklemeye koyulduk çünkü toplantıya katılacak 2nci Customs and Border Protection (CBP) memurunu ve US Coast Guard (USCG) memurunu bekliyorduk. Biz erken gelmiştik. Hepsi zamanında toplandı. Hepsi de üniformalıydı. Bulunduğumuz yüksek tavanlı tarihi mekân ve üniformalı, bize göre iri yapılı, gırtlaktan İngilizce konuşan bu insanlar önce biraz ürpertici geldi ama sonra sempatik ve cana yakın tavırları bizi biraz rahatlattı. Ön yargılı değillerdi, samimi bir şekilde bizi dinliyorlardı. Toplantı, ev sahibi olarak onların kendilerini tanıtmaları ile başladı, akabinde ben ve Ahmet Kaptan da kendimizi tanıttık ve bilgisayarda hazırladığımız sunum üstünden hikâyemizi anlatmaya başladık. Sunum esnasında zaman zaman araya

girip sorular sordular ve yaklaşık 1 saat süren toplantı boyunca sunumumuzu ve bizi dikkatle dinlediler. Dünyanın bir ucundan sırf bu iş için kalkıp oralara gitmemizi, onlara kendimizi anlatmamızı, bu işi ne kadar önemsediğimizi ve kararlılığımızı göstermesi açısından çok önemsediklerini söylediler. Aldığımız koruyucu ve önleyici tedbirleri yerinde ve yeterli bulduklarını, uygulamayı ve gelişmeleri de takip edeceklerini ancak kararlarını bizim toplantımızdan sonra yapacakları değerlendirme akabinde müteakip ilk gemi gelişinde bildireceklerini söyleyerek bizi uğurladılar. Veda vakti, sıcak ve samimi ortamı fırsat bilip hem hatıra olması hem de ofisteki arkadaşlarımıza kimlerle görüştüğümüzü göstermek adına toplu bir fotoğraf çekme talebinde bulunduk ancak kurallar gereği nazikçe bunun mümkün olamayacağını söylediler. Biz de sunumun gidişatından, bizlerle paylaştıkları samimi görüşlerinden ve toplantı sonrası vedalaşırken ki sohbetten hissettiğimiz kadarı ile “bu işi galiba başardık” hissiyatı ile “Custom House” dan ayrıldık. Omzumuzdaki yük kalkmıştı, rahatlamıştık. Bu huzur ve rahatlama içinde otelimize döndük. Ertesi gün de evimize dönmek üzere yola çıktık

15

ancak henüz tam anlamıyla başarılı olup olmadığımızı görme, sonucu öğrenme fırsatımız olmamıştı. Sadece toplantı gidişatından ötürü gönlümüz ferahtı. Sonucu da nihayet daha sonraki hafta tekrar Mississippi Nehri içerisinde yer alan Baton Rouge limanı / Amerika’ya giden MV “Lady Demet” gemimizin acentesinden öğrendik. US CBP, gemimizin bu seferki uğrağı için “Guard” uygulamasına gerek duymadıklarını, limanda gemiye “Guard” atanmayacağını yazılı olarak yayınladığı talimatta bildirmişti. Yani başarmıştık, yani sunumumuz ve toplantıda anlattıklarımız, sorularına verdiğimiz yanıtlar onları tatmin ve ikna etmeye yetmişti. Emeklerimizin sonucunu almıştık ama bu bir son değil, yeni bir başlangıçtı lakin gemilerimiz hala Amerika limanlarına gitmeye devam ediyor. Kendimizi ve uygulamalarımızı daha iyileştirip, bundan sonraki Amerika uğraklarında benzer hadiseler ile karşılaşmamak ve verdiğimiz taahhütleri yerine getirmek için daha çok çalışmamız gerekiyor.” Gökalp SİVRİKAYA DPA (Designated Person Ashore) DEVAL TRANSPORT A.Ş. [email protected]

Aramıza katılan Yeni Şirketlerimiz / SATELCOM WIRELESS

G

ve mezuniyetim sonrası PCB tasarım, microcontroller programlama, endüstriyel otomasyon konularında beş yıla yakın yarı zamanlı çalıştım. Askerliğimi tamamladıktan sonra Bursa metrosu ve belediye otobüs işletmesinin tüm araçları için akıllı bilet sistemini kurdum. Akabinde Telsim Telekomünikasyon Hizmetlerinde bir yıl çalıştıktan sonra US-Chicago kentinde üç yıl, US-Los Angeles kentinde bir yıl çalıştım. Türkiye’ ye geri dönerek Vodafone’ da göreve başladım ve üç yılı aşkın süre sonunda Komtel Telekomünikasyon A.Ş.’ ye geçtim, sıfırdan teknik altyapı ve ekip oluşturarak yerel ve yabancı telekomünikasyon firmaları için ödül almış anahtar teslim Murat Demirci’ nin ağzından kendisini ve Satelcom’ u dinleyelim: projeler tamamladım. Üç yılı aşkın süre sonunda Komtel’ deki görevimi ekip arkadaşlarıma devrederek “Grubumuz ve iş alanlarımız teknik ayrıldım. Davut ve Mustafa Bey’ ler ağırlıklı olduğundan, özgeçmişimi bu ile coğrafyamızda telekomünikasyon çerçevede detaylandıracağım. alanında söz sahibi olacak SATELCOM’u kurmak için yola çıktık. Zonguldak doğumluyum, evliyim. Üniversite eğitimim öncesinde TV SATELCOM konsantre olacağı iş alanları onarım teknik servis işleterek mesleğe kısaca şu şekildedir; yerli ve yabancı GSM başladım, Uludağ Üniversitesi operatörleri için anahtar teslim altyapı, Elektronik Mühendisliğinden mezun ürün ve entegrasyon çözümleri sunmak, oldum. Üniversite eğitimim süresince üretim yapmak. Sabit lokasyonlar, mobil rup şirketlerimiz arasına kısa bir zaman evvel katılmış olan ve yakında fiili faaliyetlerine başlayacak olan Satelcom’ a ve firmanın yöneticisi Murat Demirci’ ye aramıza hoş geldin diyoruz !

w w w.sa telcom.com.t r ve deniz araçları için ses ve data uydu çözümleri sunmak. Broadcast alanında çalışan firmalar için data transmisyon ve link çözümleri sunmak. Kurumsal network ve kablosuz ağ altyapı çözümleri sunup projelendirmek. Acil durum data ve ses haberleşmesi alanında uydu ve GSM çözümleri sunmak ve üretmektir. RF (Radyo Frekansı) ile ilgili içinden elektrik geçen tüm ürün ve konular bizim çalışma alanımıza dahil olacaktır.” Satelcom, kısaca Telekom ve Uydu sektörlerinde faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası şirketlere altyapı ürün ve çözümleri sunmanın yanı sıra, wireless (kablosuz ağ) altapısı sunabileceği her türlü iş kolunda faaliyetlerine devam edecek. Son yıllarda özellikle Telekom şirketlerinin bu yönde ihtiyaçlarının artması ile birlikte bu alandaki potansiyel yükselerek devam etmekte. Biz de şirketimize kısa sürede ivme kazanması için başarılar dileriz.

“BAZEN UFAK ZAFERLER EN İYİSİDİR” Sevdiğim biri, başarı küçük zaferlerin toplamıdır demişti. Şimdi, yıllar sonra bu söze gereken önemi göstermediğimi fark ediyorum. Bizi biz yapan, bizi daha başarılı yapan aslında yüzlerce minik karar ve istikrar. Hep beraber başarabileceğimiz çok önemli bir hedef var bence… Hep beraber ufak ve önemsiz gibi gözüken şeyleri daha iyi yapsak? Sizce çevremize yarattığımız etki gerçekten önemsiz mi olur? Hepimiz içtiğimiz bardağı ofiste mutfağa bıraksak, masalarımızı temiz tutsak, yolda gördüğümüz bir taşı, biri çarpar diye kaldırıp kenara koysak, yerlere çöp atmasak, okuduğumuz kitapları fırsatı olmayanlarla paylaşsak, öğrendiğimiz şeylerin bir kısmını öğretmeye harcasak? Böyle ufak, belki yılda toplam bir kaç saat alacak

aksiyonlardan bahsediyorum. Tek başına küçük gibi gözükseler de, kalabalık etkisiyle, yani hepimizin birden yapmasıyla inanılmaz güçlü bir sonuç yaratabilir tüm bu adımlar. Değişim de böyle gerçekleşmiyor mu? Ve tüm bu konuştuğum şeyler için bir eğitime, karara ya da bütçeye ihtiyacımız yok. Sadece karar verip, yapmaya başlamalı ve yapmaya devam etmeliyiz. Bu küçük zaferlerle mutlu olup, fark yarattığımızı fark etmeli ve yavaş yavaş sayısını arttırmalıyız. Hadi, şimdi, bugün karar verin, yarından itibaren yapabileceğiniz 3 tane küçük değişiklik seçin.

*bazenkendimitutamiyorum.tumblr.com’dan alıntıdır.

16

Y jenerasyonunun - stajyer Resul Memmedov’un - gözünden Özdisan

“15 gündür burada çalışmama rağmen Özdisan beni etkilemiş bulunuyor” bir stajyerin - Resul Memmedov’un gözünden... Özdisan

S

taj zorunluluğu olan öğrenciler iyi bilir. “Stajyer kölenin Fransızcasıdır”, “Naylon” mu yapsak acaba”, “İyi yerde staj yaptığında bitirdikten sonra orada daha kolay işe başlayabilirsin” (eskilerin öğütleri) türünden düşünceler dolanır durur öğrencinin kafasında. Biz de geçtik bu süreçten ama en sonunda “adam gibi bir yerde staj yapıp da bir şeyler öğrenelim” dedik. Kararı verdik vermesine de Türkiye’deki piyasa malum. Yani sizlere malum. Biz öğrencilere malum değildi. En azından staja başlayana kadar. Biz Steve Jobs’ ların, Bill Gates’ lerin, Larry Page’ lerin başarı hikayeleriyle motive ediyorduk kendimizi. Böyle insanların hayatlarını okuduğumuzdan dolayı Türkiye’yi de Silikon Vadisi gibi bir yer sanıyorduk. Jobs’ ları, Gates’leri okurken krizde her şeyini kaybeden Ahmet’ lerden, sektöre yeni girdiği halde uluslararası devlerle rekabet etmesi gereken Mehmet’ lerden, orijinal fikirleri olduğu halde kaynak bulamayan Osman’ lardan haberimiz yoktu doğal olarak. Staj imkanlarını araştırırken sektör hakkında yüzeysel bilgi edinmek mümkün. Bir elektrik elektronik mühendisinin Türkiye’de çalışabileceği çok fazla alan olmadığını da bu dönemde anlıyor öğrenci. Daha sonra staj yapılabilecek yerlerin birkaç kısma bölündüğü keşfediliyor. Bu yerlerin bir çokları da eskilerin “stajı yatarak geçirdim” dediği yerlerdendir. Gerçek anlamda stajyerin öğrenerek kendine bir şeyler katabileceği yerler sınırlıdır ki, ÖZDİSAN da bunlardan

biri diye düşünüyorum (bu kanıya staj yaptığım süre zarfında şirkette gördüğüm muameleyi, şirketin yönetiliş biçimini, değerlerini ve diğer bir çok etkenleri göz önünde bulundurarak geldim. Yoksa sektörün en büyük şirketini kendi bülteninden övmek gereksiz olurdu bence). Günümüzde tüm sektörlerdeki şirketlerin misyonlarında fark yaratmak vardır. Ama ÖZDİSAN bunu gerçek anlamda yapıyor. Daha şirket binasına girmeden hissediliyor bu fark.3 farklı kafeste toplam 5 köpek besleniyor burada. Üstelik bunlardan 2 si bazı çalışanların şahsi köpekleri. Hiç kimse de çıkıp demiyor ki ”burası ciddi bir işyeri ne işi var bu köpeklerin burada, elektronik şirketinin bahçesinde köpek beslendiği nerede görülmüş”. Sadece bu bile ÖZDİSAN’ ın ne kadar farklı bir yer olduğunu göstermek için yeter bence. Benim bu şirketle tanışmam Davut bey sayesinde oldu. Üniversitemizin elektrik elektronik mühendisliği kulüp öğrencileri olarak düzenlediğimiz bir etkinlikte yaptığı konuşma çok hoşuma gitmişti. Ayrıca rahatlığı, sadeliği, düşünce tarzıyla da beni etkilemişti. ”Aman biz buraya dişimizle-tırnağımızla geldik” ,”yok siz yokken biz vardık ”gibi klasik iş adamı kalıbından çok farklı bir duruşu vardı. Davut bey’ le tanıştığım zaman tam da staj araştırmaları yaptığım zamana denk gelmişti. Ben de bu konuda kendileriyle görüşmüş, mail adresi almıştım. Daha sonra bunu değerlendirerek attığım maile pozitif cevap verilmiş ve ÖZDİSAN la fiili

olarak tanışma fırsatını bulmuştum. Bu ailenin geçici üyesi olmama ve henüz sadece 15 gündür burada çalışmama rağmen çalışan profili ve sistemiyle ÖZDİSAN beni etkilemiş bulunuyor (eğer gelecekte burada devam etmek istersem bu sefer de benim onları etkilemem gerekecek). ÖZDİSAN ailesi olarak sizlere aynı yolda ilerlemeyi diliyorum. Başarı zaten sizi takip edecektir. 01.08.1993 Azerbaycan doğumlu olan Resul Memmedov, Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektrik/ Elektronik Mühendisliği bölümünde 3. sınıf öğrencisidir. 2009-2010 seneleri arasında Okul Parlamento Başkanlığı görevini yürütmüş olan Memmedov, aynı zamanda INEPO Uluslararası Çevre Proje Olimpiyatları’ nda 2008 ve 2009 senelerinde iki sene üst üste derece kazanmıştır.

Memmedov, 07.07.2014 - 08.08.2014 tarihleri arasında Özdisan Elektronik A.Ş.’de staj yapmıştır.

Yaşamdaki basit şeyler en sıra dışı olanlardır; sadece bilge kişiler onları anlayabilir. Paulo Coelho, Simyacı

17

SOSYAL AKTİVİTELER DMY İFTAR YEMEĞİ 17 Temmuz Perşembe günü DMY ailesi olarak katılımcı grup şirketlerimizle birlikte bir iftar yemeği organizasyonu gerçekleştirdik.

MUTLULUKLAR! Savior Solar Yenilenebilir Enerji Sistemleri Departman Müdürü Erkan Yılmaz 9 Ağustos tarihinde dünya evine girdi, kendisine mutluluklar dileriz!

KÜNYE İmtiyaz Sahibi

DMY Elektronik Enerji Petrol İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.



Adına kurucuları Davut YURTTAŞ ve Mustafa YURTTAŞ

Editor / Yazı İşleri

Canan KAYA - [email protected]

Yayın Turu

Şirket içi, Süreli İç İletişim Bülteni

Grafik Tasarım / Basım İtalik Ajans Yayıncılık, Reklam ve Matbaa - Tel: 0212 321 21 71 İletişim

DMY Elektronik Enerji Petrol İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.



DES Sanayi Sitesi 104. Sk. A-07 Blok No. 2 34776 Y. Dudullu / İstanbul

Tel: 0216 350 10 20 www.dmyelektronik.com

18

FAYDALI BİLGİLER Siz müşteri aramayın, onlar sizi bulsun: Inbound Pazarlama Inbound Pazarlama nedir? 6 adımda Inbound Pazarlama’ya giriş

V

oltier Digital’ ın 2011’de yaptığı araştırmaya göre insanların yüzde 86’sı televizyonda reklamlar başladığında kanal değiştirmekte, yüzde 44’ü direk atılan bir epostayı hiç açmadan silmekte ve yüzde 91’i daha önce kaydolduğu bültenlerden kaydını sildirmektedir. Outbound olarak adlandırabileceğimiz bu tek yönlü iletişime dayalı geleneksel pazarlama yöntemleri yerine, doğru kurgulanan Inbound Pazarlama stratejisi ile başarıya ulaşmak sizin elinizde. Peki nedir bu Inbound Pazarlama (Inboung Marketing) ? İlk olarak 2005 yılında Brian Halligan’ın ortaya attığı Inbound Pazarlama kısaca paylaşmaktır. Dünya ile paylaşacağınız içeriklerle temellerini atacağınız bu metodoloji sayesinde yabancıları marka fanatiklerine dönüştüreceğiniz yola çıkmış olursunuz. İçerik yaratma, müşteri döngüsünün her adımı yakından takip etme, kişiselleştirme, farklı kanalları pazarlama stratejisi ile birleştirme ve entegrasyon temelinde inşa edeceğiniz aktiviteleriniz sayesinde satışlarınızı katlayabilirsiniz. Temel problem olan dönüşüm oranlarınızı doğru strateji ve ispatlanmış metodolojiler sayesinde arttırarak adım adım müşteri adaylarının sizi bulmasını sağlayabilirsiniz. Ülkemizde çok yaygın olarak konuşulmuyor

bu stratejiye 6 adımda nasıl adım atacağınıza bir bakalım. Hikayeni Yarat: Doğru kurgulanmamış bir hikaye veya markanız yoksa Inbound Pazarlama’dan sonuç almanız mümkün değildir. O nedenle hikayenizi müşteri adaylarınızın dikkatini çekecek şekilde sunmanız ilk adımdır. Vizyonunuzla uygun, hedef kitlenize ve kabiliyetlerinize odaklanarak yarattığınız hikaye sayesinde müşterilerinizi marka fanatiklerine dönüştüreceğiniz sürece başlayabilirsiniz. Güçlü Altyapı: Web siteniz satın alma sürecinizin başlangıcıdır. Ziyaretçilerinizi ilk tanışma noktanız olan web sitenizin güçlü altyapıya ve doğru kullanıcı deneyimine sahip olması kritik öneme sahiptir. İçerik Kraldır: Online satışlarınızı arttırmanız ve müşterilerinizi markanıza bağımlı hale getirmeniz için içerik en önemli araçtır. Doğru kanallarda doğru paylaşımları yaparak içerikten maksimum trafiği elde edebilirsiniz. Blog, Sosyal Medya, Eğitici İçerikler ve doğru kurgulayacağınız Arama Motoru Optimizasyonu ile birleştiğinde trafiğiniz artacak ve daha fazla web sitenize ziyaretçi çekeceksiniz. Trafiği Satışa Dönüştürme: Dönüşüm günümüz Pazarlama profesyonellerinin en önemli performans parametresidir. Satışa dönüşümü sağlayacak araçları içerik stratejinizle birleştirmeniz büyük önem arz etmektedir. Bu adımda özellikle Hubspot

gibi Inbound Pazarlama araçlarından faydalanmak hem işleri kolaylaştıracak hem de ölçümlemeyi sağlayacaktır. Bu adımda müşterilerinize özel tasarlanmış sayfalar, webinarlar veya benzer eğitici içerikler vasıtası ile teklifler sunmanız gerekmektedir. Müşteri adaylarınızı siz onları rahatsız etmeden onların sizi bulmasını sağlarsınız. Sizin ürün veya hizmetlerinizle ilgilenen doğru kitleye ulaşarak satışlarınızı arttırırsınız. Bağımlılık Yaratma: Bütün bu adımları tamamladığınızda artık marka fanatikleri yaratmanın vakti gelmiş demektir. Mevcut müşterilere satış yapmanın birim maliyeti yeni müşteri kazanma maliyetinden her zaman daha düşüktür. Doğru etkileşim ve kaliteli içerik stratejileri müşterileriniz memnun edin. Bu yolla hem mevcut müşterilerinize satışınızı arttırın hem de sizin adınıza mevcut müşterilerin sizi anlatmasını sağlayın. Ölçümleme: Dönüşüm oranları, kampanya performansı ve yatırım geri dönüşü Pazarlama profesyonellerinin önceliği olmalıdır. Aksi halde yarattığınız katma değer ile ilgili müşterilerinizle analitik bir iletişim kurmanız mümkün olmaz. Bu noktada sadece trafik çekmeniz veya sadece SEO görünürlüğü arttırmanız müşterileri memnun etmeyecektir. Bu nedenle Inbound Pazarlama, Dijital Pazarlama’nın kalbindedir. Inbound Pazarlama’nın hedefi her zaman için satışları arttırmaktır, bu artışı analitikler vasıtası ile müşterilerinize sunmanız da Inbound Pazarlama stratejinizin son adımıdır. Özetle Modern Pazarlama Inbound Pazarlama ile başlar. Inbound Pazarlama ise paylaşmakla. Bu uzun soluklu süreçte tüm ekibinizle Inbound Pazarlama adımlarınızı atmalısınız. David Packard’ın dediği gibi “Pazarlama, pazarlamacılara bırakılmayacak kadar önemlidir” Kaynak: Webrazzi.com Yazı: Şeyhmus Ölker, Hubspot.com Türkiye partneri Netvent.com‘un kurucu ortağı

19

View more...

Comments

Copyright © 2020 DOCSPIKE Inc.